DİRENENLER KAZANDI HEZİMET HER ZAMANKİ GİBİ İSRAİL-ABD VE BÖLGEDEKİ ORTAKLARINA KALDI
Suriye-Lübnan sahasında önemli gelişmeler yaşanıyor. Basın da yazmış olmalı,. Kendi adıma okurlarım için bu gelişmelerin mesajını aktarmak istiyorum.

Mihraç Ural
Suriye-Lübnan sahasında önemli gelişmeler yaşanıyor. Basın da yazmış olmalı,. Kendi adıma okurlarım için bu gelişmelerin mesajını aktarmak istiyorum.
Büyük bir kuşatma ve ambargo altına alınan Suriye ve Lübnan devletleri, terörden sonra ekonomik sorunlarla çökertilmeye çalışıldı,. Bunu için yine sağ güçler el birliği yaptı. Katar, Suudi, Körfez Emirlikleri, diktatör Erdoğan Türkiye’si Amerika İngiltere ve malum emperyalist güçler. Hep birlikte el ele verdiler bu iki devleti yok etmek istediler; terörle çökertemedikleri, hükümet kurmasına bile izin vermedikleri, anayasasını oluşturmak için her girişimini baltaladıkları bu iki devlet (kendi deyimleriyle iki devlet altında aynı halk) direnerek zafer üzerine zafer kazanmaya devam ediyor.
Önce askeri zaferlerle sömürgecileri ve kuklalarını ezdi. Bu elbette dostların da katkısıyla oldu. Ki yeryüzünün hiçbir savaşı belli dayanışma ve ittifaklar olmaksızın gündeme gelmemiş, zafer kazanmamıştır, Ortadoğu’da bu iki ülke içinde aynı kural geçerli. Karşılarında 80 ülkenin oluşturduğu şer güçleri, yanlarında ise dostları, ilkeli direnişçi güçler yer aldı. Dosta ise sizin için de düşmanınız içinde geçerli bir denklemdir.
Bu gün ekonomik ambargoların yarıldığı, diz çökertildiği bir gün olarak Suriye ve Lübnan’da kutlamalar sürüyor. İran’ın hibe ettiği mazot ve benzin Suriye üzerinden Lübnan’da dağıtılmaya başlandı. Önemli kısmı hibe olarak dağıtılacak bu yakıtlar, özel tüketime ise maliyetinin altında fiyatla sunulacaktır.
Hizbullah’ın öncülük yaptığı bu girişim, halka karşı direniş güçlerinin onurlu bir duruşuydu. Bu sürecin sorumluluğun8u Hizbullah aldı ve bölge halklarına olduğu kadar direnen güçlere nefes aldırdı. Büyük ekonomik çöküş ve kuşatmaya karşı ilk zafer böylece gündeme geldi. Süreç bu yanıyla yeni açılımları da birlikte getirdi. Elektrik ve gaz sorunu da ambargo delinerek çözülmekte.
Tabi uluslararası bir onay ve kredilerin açılmasıyla birlikte bu süreç sonuç alınır hale geldi, ama buraya gelirken gösterilen dost dayanışması, gelen petrol tankeri gemilerini Lübnan toprak sahası sayılacağı ve dokunulmazlığı olduğunu ilan eden Hizbullah’ın koruması, hem İsrail için hem de ABD için önemli bir uyarıydı. Bu bile bölgede çöken güçlerin kim olduğuna kaçan ve hezimet içinde dağılıp pılını pırtısını toplayan güçlerin kim olduğuna da önemli bir gösterge oldu. Bu güçlere güvenenlerin bin kez hesap yapması artık kaçınılmaz olacaktır.
Her şeye rağmen yapılacak her tevile karşın, sonuçta direnenler kazandı demek yeterli olacaktır. Bu, direnen güçlerin bölgede neler yapabileceğine de önemli bir göstergedir. Defalarca yazdım Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) defalarca mezara gömen, işlevsiz kılan, diz çökerten Suriye önderliğine ve başarılarına son bir katkıdır. Bu açıdan direnme ekseni, hepimizin tüm bölge halklarının ve örgütlerinin ortak bir koordinasyon içinde olma gereklerine de tarihsel mesaj olmalıdır. Her boy ve soydan sömürgecilere, İsrail’den, ABD’ye, Diktatör Erdoğan Türkiye’sine bel bağlayanlar, bu açık hezimeti bu açık yenilgiyi doğru kavrayarak direnme saflarına akmaları gerekmektedir. Biz bu eksendeyiz.